Paris'te Ne Yenir? En İyi Kafeler, Restoranlar ve Sokak Lezzetleri Yeme İçme Rehberi
- Sabuha Öztürk
- 1 May
- 17 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 26 May
Paris'in büyüleyici sokaklarında, tarih kokan kafelerinde, güzel kokulu bistrolarında her lezzeti yakalamak mümkün. Dünyadaki en fazla Michelin yıldızına sahip 2. şehir olması da buranın nasıl bir gastronomik bir cennet olduğunun kanıtı aslında. Bu şehir çok farklı mutfaklara ev sahipliği yaptığı için Paris'e gidince klasik Fransız mutfağı dışında diğer lezzetleri de denemeyi büyük bir fırsat olarak görmelisiniz. Bu yazımda lüks restoranları, rahat ve samimi restoranları, butik kafeleri ve tatlıcıları sizlerle paylaşıyorum. Sadece Michelin listelerine bağlı kalmadan, gizli ve keşfedilmemiş hazineleri de listeleyeceğim
Yazıya başlamadan önce Fransız mutfağının önemli yemeklerini ve simgelerini yazımı okumanızı öneririm. Ek olarak yazının sonunda Paris ile ilgili gezilecek yerler ve yeme içme mekanlarının işaretli olduğu haritayı bulabilir, telefonunuza kaydedebilirsiniz. (Google Maps)
Paris'te Ne Yenir? - Lüks ve Şık Restoranlar
1- L'Arpège
Sebze ağırlıklı tadım menüsüyle gidenlerin ağızlarını açık bırakan bu fine-dining restoranı 3 Michelin yıldızına sahip. Restoran şefi Alain Passard sadece mevsimsel ve organik sebzeleri kullanıyor. Öyle ki şefin kendi sahip olduğu 3 farklı bölgede 3 tarlası varmış ve sebzenin özelliği ve toprağın biçimine göre hepsini farklı yerlerde yetiştiriyormuş. Daha detaylı bilgi için buradan youtube videosunu izleyebilirsiniz.
Mekanın sade ve modern dekorasyonu ile sadece yemeğin lezzeti ön plana çıkıyor. Buradan memnun olmadan dönmek zor ama bütçeniz sınırlıysa biraz düşünmekte fayda var. Rezervasyon yapmayı unutmayın.
Fiyat: €€€€
2- Le Gabriel
Şanzelize Caddesine çok yakın olan Le Gabriel 3. Michelin yıldızını 2024 yılında kazanmış. 2015 yılında açıldıktan sonra çok hızlı bir şekilde 2 Michelin yıldızı kazanıyor. Şef Jérôme Banctel, klasik Fransız mutfağını Japon etkileriyle harmanlayarak ortaya eşsiz bir menü çıkarmış.
Restoran, 19. yy'dan kalma Napolyon tarzında dekore edilmiş Le Reserve Paris otelinin içinde yer almakta. Tadım menüsü her mevsim değişiyor ve mevsime özel taze ürünlerle hazırlanıyor.
Fiyat: €€€€
3- Petit Boutary
Michelin yıldızı olmasa da gidenleri 'neden yok acaba?' diye düşürten bir restoran. Pahalı restoranlara göre daha uygun fiyatlar sunan Petit Boutary kalitesinden de ödün vermiyor. Seçtiğiniz tabak sayısına göre şarap eşleştirmeleriyle beraber tadım yemekleri geliyor. Sürpriz tadımları sizi kesinlikle şaşırtacak. Restoranın imza yemeği, Boutary havyarıyla sunulan patates püresi.
Fiyat: €€€
4- Hakuba
Paris'in merkezinde bulunan zarif ve minimalist bir Japon restoranı olan Hakuba, henüz daha çiçeği burnunda 2025 yılında ilk Michelin yıldızını alan bir restoran. Geleneksel Japon "omakase" deneyimini en iyi şekilde gösteriyor. Şefin günlük olarak seçtiği ve hazırladı tadım yemeklerini misafirlerine en lezzetli haliyle sunuyor. Ayrıca restoranın tatlılarını ödüllü bir pasta şefi tarafından hazırlanıyor.
Fiyat: €€€€
5- Le Pré Catelan
Bois de Boulogne ormanının kalbinde yer alan, Fransız gastronomisinin en prestijli adreslerinden biri. Napolyon dönemine ait estetik bir şatoda konumlanan bu restoran, hem tarihi atmosferi hem de lezzetiyle öne çıkıyor. Lüks iç dizaynı, zarif avizeler ve aynalarla birleşiyor. 2007 yılından beri 3 Michelin yıldızına sahip bu köklü restoran, öğle ve akşam yemeklerinde farklı tadım menüleri sunuyor. Fiyatlar 185 ile 390 € arasında değişmekte. Fransız mutfağının en üst deneyimini burada yaşayacağınıza şüpheniz olmasın.
Fiyat: €€€€
6- Sphère
Japon mutfağını Fransız esintileriyle harmanlayan bu restoran Paris'lilerin favorisi. Restoranın Michelin yıldızı olmasa da Japon şefin CV'sinde daha önce Michelin yıldızlı restoranlarda çalışmasından ötürü kalitesinden ödün vermiyor. Öğle ve akşam saatlerinde ayrı menülere sahip, özel günlerde de (yılbaşı vs.) özel menü çıkarıyorlar. Lüks olmasına rağmen diğer lüks restoranlara göre nispeten daha uygun fiyatlı olmasıyla da öne çıkıyor.
Fiyat: €€€
7- Le Procope
1600'lü yıllarda kurulan tarihi bir restoran ve kafe olan Le Procope, kuruluşundan itibaren Voltaire, Rousseau, Diderot, Benjamin Franklin ve Napolyon gibi ünlü isimlerin buluşma noktası olmuş. Fransız Aydınlanma Çağı'nın entelektüel atmosferine ev sahipliği yapmış ve devrimci fikirlerin tartışıldığı bir merkez üssüymüş. Köklü dekorasyonu, avizeleri, mermer taşları, aynaları gibi unsurlarıyla klasik bir Paris atmosferi sunuyor.
Le Procope, menüsünde geleneksel Fransız mutfağından örnekler bulundurmakta. Fiyatlar, başlangıçlar için yaklaşık 13 €, ana yemekler için 25-30 € arasında değişmekte. Ayrıca, öğle ve akşam yemekleri için sabit fiyatlı menüler de sunulmakta. Bu tarihi atmosfere tanıklık etmeniz Paris seyahatiniz için olmazsa olmazlardan.
Fiyat: €€
8- Les Deux Colombes
Fransız mutfağının simge lezzetlerini doyasıya tadabileceğiniz zarif bir Fransız restoran. 2020 yılında açılan Les Deux Colombes (iki güvercin), adını bulunduğu sokağın romantik efsanesinden alıyormuş. Efsaneye göre, bir evin yıkıntıları arasında mahsur kalan dişi güvercini, erkek güvercin günlerce besleyerek hayatta tutar ve sonunda mahalle sakinlerinin yardımıyla kurtarır. Bu hikaye, restoranın adının ve atmosferinin ilham kaynağı olmuş.
Escargot (salyangoz), soğan çorbası, ilik kemiği, kurbağa bacağı, ördek göğsü gibi Fransız mutfağının en önemli lezzetlerini burada, bu sıcak ve samimi restoranda bulmanız mümkün.
Fiyat: €€
9- Le Train Bleu
Gare de Lyon tren istasyonunun birinci katında yer alan tarihi zarif bir restoran. 1900'de Paris Dünya Fuarı için inşa edilmiş, Belle Époque (1880'lerde Fransa'da yaşanan, kadın figürlerinin, kadın güzelliğini öne çıkarılmasından dolayı bu ismi alan dönem) döneminin ihtişamını yansıtan mimarisiyle dikkat çekiyor. Restoranın iç mekanında, altın varaklı tavanlar, kristal avizeler, oymalı ahşap mobilyalar ve çok büyük tablolar bulunuyor ve bu ambiyans sizi 1800'lere ışınlıyor.
Mekanın ihtişamı kadar yemekleri de aynı seviyede. İsterseniz alakart menüden kuzu bacağı, dana güveç söyleyebilirsiniz (40-45€) yada mekanın çoktan seçmeli set menüsünde (65€) tavşan eti, harika marine edilmiş ahtapotlar gibi eşsiz lezzetleri deneyimleyebilirsiniz. Seçeneğiniz ne olursa olsun memnun kalmama şansınız çok düşük.
Fiyat: €€€
10- Huitrerie Régis
Fransa'ya gelip de istiridye yemeden dönmek tabi ki olmaz. Burası da bazı listelere göre Paris'in en iyi istiridyelerini sunuyor. Bu küçük ama şık restoran, her zaman en taze istiridye ve midyeleri servis etmeyi kendine misyon edinmiş, bu yüzden gidenleri asla pişman etmiyor.
İstiridyelerde biraz deniz birazda fındıksı tatlar var, servis ise tereyağı ve ekmek ile yapılıyor. İstiridye ve midye haricinde menüde karides, deniz salyangozu, yengeç ve deniz kestanesi gibi diğer deniz ürünleri de bulunmakta. Rezervasyon kabul etmiyor o yüzden biraz sıra beklemeniz gerekebilir ama mekana telefonunuzu bırakıp boşalınca beni ara ben buralardayım diyebiliyorsunuz :)
Fiyat: €€-€€€
11- Galerie 88
Şunu söylemek isterim ki lüks her zaman yüksek fiyatlarla ilgili değildir; bazen çekici bir atmosfer ve güzel bir manzara gibi detaylar menü fiyatından bağımsız olarak bir yemek deneyimini lüks kılabilir. Burası da öyle yerlerden bir tanesi. Bence keşfedilmemiş bir hazine olan Galerie 88, 1970'lerden beri hizmet veren samimi ve sıcak bir restoran. Tarihi atmosferi, barok mimarisi detayları ile dikkat çekiyor ayrıca Notre Dame Katedrali manzarası ile birlikte yemek deneyiminizi bir üst seviyeye çıkarıyor. Eğer dışarıdaki masalardan birinde yer bulabilirseniz, bu manzaranın keyfini uygun fiyatlı yemekleriyle beraber çıkarabilirsiniz.
Restoranın menüsü Akdeniz esintili ve sağlıklı Fransız mutfağına sahip. Menüde, vejetaryen ve vegan seçenekler ağırlıkta olduğunu söyleyeyim.
Fiyat: €-€€
12- Le Bon Georges
Menüsünde yaklaşık 2000 çeşit şarap bulunmasıyla ünlü bir bistro burası. Bistro olmasına rağmen kaliteli menüsü, geniş şarap seçenekleri ve bir çok farklı gurme listelerinde olması burayı tipik bistrolardan ayırıyor. Öyle ki Gordon Ramsay bile buranın şaraplarını çok beğenmiş, 'tam bir gizli kalmış mahalle hazinesi' olarak adlandırmış. Loş ve samimi ortamda sanki zaman durmuş gibi hissedebilirsiniz. Sadece şarap değil biftekleri de ayrı bir şaheser. Bir şarap düşkünüyseniz burası tam size göre.
Fiyat: €€-€€€
13-VAISSEAU d’Adrien Cachot
Fransız ünlü şef Adrien Cachot'nun yaratıcı ve deneysel mutfağıyla dikkat çeken restoran. 2023 yılında açılmasına rağmen tüm dikkatleri üstüne çekmiş, 2 yıl gibi kısa bir sürede ilk Michelin yıldızını kazanmış. Restoranın şefi Fransa'nın Top Chef (bizim Masterchef gibi) televizyon yarışmasında ünlenmiş. Yarışmadaki sıradışı tariflerini restoranında sürdürmeye devam ediyor.
Burada öğle (60€) ve akşam (120€) yemeği olarak 2 farklı set tadım menüleri sunuluyor. Menülerde, şefin imzası haline gelen sakatatlar, deniz ürünleri ve diğer ürünlerin birleşimi gibi değişik ve alışılmadık kombinasyonlar bulunmakta. Gastronomi tutkunları için burası bir cennet. Eklemek gerekiyor ki şefin popülerliğinden ötürü burada randevu bulmak çok zor olabiliyor. En son kontrol ettiğimde önümüzdeki 2 ay doluydu. Denemesi bedava :)
Fiyat: €€€-€€€€
14- Faubourg Daimant
Faubourg Daimant, geleneksel Fransız burjuva mutfağını bitki bazlı bir yaklaşımla yeniden yorumluyor. Restoranın mutfağı, Fransız soslarını vegan yemeklerle birleştirerek, bitki bazlı malzemelerle zengin ve tatmin edici lezzetler sunmakta. Paris'te vegan bir restoran arıyorsanız en iyi seçeneklerden biri burası.
Menüsünde vegan havyar, patlıcan carpaccio, patlamış mısırlı brioche gibi niş yemekler var. Böyle eşsiz vegan lezzetleri dünyada sayılı yerlerde bulabileceğiniz aşikar.
Fiyat: €€
15- Plénitude
Seine Nehri kıyısındaki lüks Cheval Blanc Paris otelinin birinci katında yer alan Fransız gastronomisinin en prestijli adreslerinden biri olan bu restoran, sadece yedi ay içinde üç Michelin yıldızı kazanarak bu alanda rekor kırmış.
Plénitude'un mutfağı, diğer restoranlardan farklı olarak ana yemekten daha çok Fransız mutfağının özünü oluşturan soslara odaklanıyor. Restoranın şefi sosları birer "parfüm" gibi düşünerek, et ve balık gibi ana malzemeleri bu sosların tamamlayıcısı olarak sunuyor. Restorana gelen misafirlere sosların detayları açıklamalı şekilde yazılı olarak veriliyor. Ek olarak bir magazin haberi olarak Jennifer Lopez ve Ben Affleck balayında burada yemek yemişler :)
Fiyat: €€€€
16- Le Cinq
Le Cinq, dünyaca ünlü Four Seasons Hotel içinde yer alan ve Fransız gastronomisinin zirvesini temsil eden üç Michelin yıldızlı bir restoran. Şef Christian Le Squer'in liderliğinde, Le Cinq, klasik Fransız mutfağını modern dokunuşlarla harmanlayarak sofistike bir deneyim sunmakta.
Le Squer öyle bir şef ki bu restoranda 3 Michelin yıldızı kazanmadan önce başka bir restoranda daha 3 Michelin yıldızı kazanmış. Restoranın iç mekanıyla yemek kalitesi birleşince, dünyanın sayılı mekanlarından biri ortaya çıkmış. İç mekan tasarımı, klasik Fransız ve İngiliz stilinin zarif bir birleşimini yansıtmakta, hatta restoranın dekorasyonu, ünlü Fransız iç mimar Pierre-Yves Rochon tarafından tasarlanmış. Fransız şıklığını ve sofistike atmosferi iliklerine kadar hissedebilirsiniz.
Bir parantez de restoranın mahzenine açmak gerekli. Restoranın altında 15 metre derinlikte, ikinci dünya savaşından sağ çıkabilmiş bu mahzen, en eskisi 1792 yılına ait olan 50.000'den fazla şaraba sahip olduğu söylenir.
Le Cinq, hem à la carte hem de tadım menüsü seçenekleri takdim ediyor. "Le Menu Découverte des Saveurs" adlı tadım menüsü, yaklaşık 600 € karşılığında sunulmakta :) Haricinde başlangıç ve ana yemekler 100-200€ arasında değişmekte.
Fiyat: €€€€
17- Restaurant Bus Toqué Paris
Paris'te klasik restoran deneyiminden sıkıldıysanız sıradışı bir fikri sizlerle paylaşıyorum. Otobüs içinde hareket halinde hem şehrin en güzel yerlerini gördüğünüz hem de en seçkin lezzetleri tadabileceğiniz bir konsept. Bu çift katlı otobüs, üst katında yer alan panoramik cam tavanlı restoranıyla, Paris'in ikonik manzaralarını ayaklarınızın altına seriyor. Her masada bulunan tabletler sayesinde, Eyfel Kulesi'nden Notre-Dame'a kadar 96 farklı nokta hakkında bilgi edinebiliyorsunuz. Eğer unutulmaz ve farklı bir deneyim arıyorsanız sizin için mükemmel bir seçenek.
Fiyat: €€€
Rahat ve Samimi Restoranlar & Bistro'lar
1- Il était un square
Gurme burgerleri ve tartarlarıyla tanınan bu mekan, hem yerel halkın hem de turistlerin favorisi bir hamburgerci. Fransız sığırlarından üretilen kalite hamburger etleri el yapımı soslar ile birleşince ortaya fantastik bir tat çıkıyor. Burgerlarının yanında tartarları da çok ünlü. Tabi tartarın (çiğ kıyma) herkese hitap etmediğini söylemeliyim ama Fransız mutfağında tartare geniş yer kaplıyor. Fiyatlar 15-20 euro arasında değişmekte. Fiyat/performans olarak Paris'te bulabileceğiniz sayılı hamburgercilerden.
Fiyat: €-€€
2- Pizzeria Arrivederci
Quarter Latin bölgesinde bulunan bu otantik İtalyan restoranı, taş fırında pişirilen pizzalarıyla harikalar yaratıyor. Öyle ki pizzayı yerken bitmesin diye dua edebilirsiniz. Makarnaların da pizzalardan aşağı kalır yanı yok. Üstüne de bi tiramisu söylerseniz yüzünüz gülerek buradan ayrılabilirsiniz. Buranın yemek listelerinde en üst sıralarda olduğunu da söylemeliyim.
Fiyat: €-€€
2- Bouillon Chartier Grands Boulevards
Burası 1896 yılında kurulmuş tarihi bir Fransız brasserie'si. Brasserie, rahat bir atmosfere sahip, ne lokanta ne restoran - ikisinin arasında konumlanan bir Fransız restoranı türüne verilen ad. Tipik günlük menülere sahiptirler ana amaç hizmet kalitesinden daha çok yemeğe odaklanır. Brasserie kelime anlamı olarak 'biracı, birahane' olarak adlandırılsa da her zaman alkol olarak bira olması şart değil. Bouillon Chartier, Belle Époque dönemine ait mimariye sahip yerlerden birisi. Yüksek tavanlar, büyük aynalar, oymalı ahşap detaylar ve geniş yemek salonu, ziyaretçilere nostaljik bir atmosfer sunuyor. İç mekan eski Fransız tren garlarını anımsatıyor.
Buranın misyonu, geleneksel Fransız mutfağını uygun fiyatlarla sunmak. Öyle ki başlangıçlar 1€'dan, ana yemekler 8€'dan, tatlılar 2€'dan başlıyor. 20€ ile burada tıka basa doymak mümkün, fiyat/performans olarak en üst oranı yakalayabilirsiniz.
Uygun fiyatı olduğu için haliyle burada rezervasyon yok ve mekan sürekli dolu. Bu doluluktan ötürü servis hızını yetiştirmek için bazen kalitesiz yemeklerle de karşılaşılabiliyor. Sürprize açık, ama bu kültürü de denemek, uygun fiyata karnını doyurmak da çok zevkli.
Fiyat: €
3- Billili
Burası bir şarap barı olarak adlandırılsa da yemekleriyle bir restorandan eksiği yok fazlası var. Turistlerin heanüz keşfetmediği ama yerlilerin favorisi olan mekanlardan birisi. Hemen yanında bulunan Les Arlots bistro'sunun sahipleri tarafından açılmış, o yüzden kardeş mekanlar diyebiliriz.
Billili doğal ve seçkin şaraplara odaklanarak yemeklerindeki lezzeti katlamasıyla ünlü. Eşlikçi olarak mekanın ödüllü yumurtalı mayonezi ve ev yapımı terrine denemenizi öneririm. Çok geç gitmeyin, akşam 19'dan sonra içerisi yoğun olabiliyor yer bulmakta zorlanabilirsiniz.
Fiyat: €-€€
4-Kodawari Ramen
Japon ramen kültürünü otantik bir şekilde yansıtan, Tokyo'nun arka sokakları gibi atmosfere sahip popüler bir restoran. Mekanda içeride yerde Tokyo kanalizasyon kapakları ve arka planda Tokyo sokak gürültüsü ile sanki bir anda Japonya'ya ışınlanıyorsunuz.
Paris'te 2 tane şubesi bulunuyor. Fiyatlar, ramenler için yaklaşık 12 € civarında. Özellikle akşam saatlerinde yoğunluk yaşandığı için erken gitmenizi tavsiye ederim.
Fiyat: €
5- La Sociable
Uygun fiyatlı ve çevre dostu bir restoran olan La Sociable, kaliteli yemekleri erişilebilir fiyatlarla sunma misyonunu benimsemiş. Restoranın mutfağında, Akdeniz esintili ve mevsimsel malzemelerle hazırlanan yaratıcı tabaklar sunulmakta. Sicilya usulü caponata, tempura sebzeler, ızgara tavuk göğsü gibi popüler lezzetler ve şaraplar 5€'dan başlıyor. Uygun fiyatlı gastronomik lezzetleri denemek için ideal bir mekan.
Fiyat: €
6- Pépé Ronchon
İtalyan mutfağının kalbinden gelen lezzetleri sunan bu pizzacı, restoranın imzası Napoliten pizzanın yanı sıra diğer İtalyan lezzetlerini de menüsünde takdim ediyor. Paris'te iki şubesi bulunuyor, biri pizzacı diğeri ise şarap barı olarak hizmet veriyor. Enfes lezzetleriyle hem turistler hem de yerel halk tarafından beğenilmekte.
Pépé Ronchon, sıcak ve samimi bir atmosfer barındırıyor. Taş duvarlar, rustik detaylar ve vintage dekorasyonuyla İtalyan trattoria havası yaratılmış. Pizzalar 12-16€, tatlılar 6-8€ arasında değişiyor. Restoranın en beğenilen El Pepe pizzası ile tiramisu'yu denemenizi öneririm.
Fiyat: €€
7- COMESTIBLES & Marchand de Vins
Montmartre bölgesinde bulunan hem şarap hem tapas barı. 500'den fazla şarap çeşidi ve kaliteli yerel ürünler kullanmasıyla ünlü bu yerde turistlerden daha çok yerlileri görmek mümkün. 4€ dan 70€'ya kadar farklı yelpazede şaraplar bulabilmek mümkün. Ayrıca tapas (ekmek üstü atıştırmalıklar) da buranın çok popüler lezzetlerinden. Trüf mantarlı kroketler, fıstıklı jambonlar, sardalyalar gibi bir çok lezzetli tapas'ları şarap eşliğinde deneyebilirsiniz. Ek olarak yaklaşık 10€ civarında olan peynir tabağı da çok leziz. Özetlemek gerekirse Montmartre'ın tarihi dokusunu hissederken, Fransız şarap kültürünü deneyimlemek isteyenler için burası kaçırılmaması gereken bir adres.
Fiyat: €-€€
8- Five Guys Champs-Élysées
Paris'in en prestijli caddesi olan Champs-Élysées üzerinde konumlanmış, Amerikan fast-food zincirinin en büyük şubelerinden biri. Eğer bir hamburger gurmesi iseniz ve daha önce denemediyseniz buraya uğramanızı ve bu konsepti deneyimlemenizi kesinlikle tavsiye ederim.
Five Guys, sipariş üzerine hazırlanan burgerleri, hot dogları, el yapımı patates kızartmaları ve milkshake'leriyle tanınır. Burada 15'ten fazla malzeme seçeneğiyle burgerleri kişiselleştirebiliriyorsunuz böylece ortaya çok farklı kombinasyonlar çıkabiliyor. Sulu ve lezzetli taze etler ile yapılan burgerler parmak ısırtıyor. Patates kızartmaları ise her gün taze kesilip yer fıstığı yağında kızartılıyormuş, o yüzden tadı farklı oluyor. Ayrıca burada ve bütün Five Guys'larda sınırsız şekilde kabuklu yer fıstığı alıp yiyebilirsiniz.
Burger fiyatları 6 -11 € arasında değişirken, patates kızartması ve içeceklerle birlikte ortalama bir menü 15 € civarına geliyor. Ek olarak sınırsız içecek doldurma seçeneği de mevcuttur ve daha önce hiç tatmadığınız çok farklı aromalı Coca Cola'ları deneyebilirsiniz. Vanilla, vişne, ahududu, lime vs. gibi farklı aromalı kolalar bulunuyor.
Burada yoğunluktan ötürü bazen kötü hizmet ile karşı karşıya kalanlar olmuş belirtmekte fayda var. Biz karşılaşmadık ama yine de belirtmeliyim. Eğer riske atmak istemezseniz başka bir şehirde denemek üzere bu deneyimi sonraya da bırakabilirsiniz, ama kesinlikle listenizde olmalı.
Fiyat: €
9- Ground Control
Eskiden bir tren deposu olan yer dönüştürülerek sosyal etkileşim ve gastronomi merkezi haline gelmiş. Yunan mutfağından Latin mutfağına bir çok farklı konseptte restoranlar ve sokak lezzetleri tezgahları bulunmakta. Ek olarak barlar ve tatlıcılar da var. Hem sosyalleşebileceğiniz hem geniş yelpazede farklı tatlar bulabileceğiniz bu mekan aynı zamanda konserler, sergiler ve atölyelerle dolu bir kültür merkezi olarak da iş görüyor diyebiliriz. Eski tren vagonlarından dönüştürülmüş oturma alanları ve samimi atmosferiyle, Paris'te farklı bir deneyim arayanlar ve keyifli vakit geçirmek için ideal bir mekan.
Fiyat: €-€€
10- Nirvana Inde
Otantik Hint mutfağını şık bir atmosferde sunan Nirvana Inde, yıllardır Parisliler ve turistler için kaliteli Hint yemeklerini bulabilecekleri nadir yerlerden biri olma misyonunu yürütüyor. Restoran menüsünde tandoori spesiyaliteleri, köriler, baharatlı pirinç yemekleri ve geleneksel Hint tatlıları gibi çeşitli seçenekler bulunmakta. Farklı bir mutfak arayışında olanlar için iyi bir seçenek olacaktır.
Fiyat: €€-€€€
11- Le Café du Commerce
1921'den bu yana hizmet veren bu tarihi brasserie, mimarisi, geniş cam tavanı ve yeşilliklerle süslenmiş iç mekanıyla, adeta bir film seti gibi. Menüde, geleneksel Fransız mutfağının en lezzetli örneklerini bulabilirsiniz. Şarap menüsü de oldukça zengin; kadeh başına 2,50 €'dan başlayan fiyatlarla kaliteli şarapların tadını çıkarabilirsiniz. Ancak, popülerliği nedeniyle çok yoğun olabiliyor, rezervasyon yaptırmakta fayda var.
Fiyat: €€
12- East Mamma
Napolili şefler tarafından İtalyan mutfağını Fransa'ya taşıma amacıyla açılan bir bar/restoran. East Mamma'nın menüsü, İtalya'nın dört bir yanından tedarik edilen taze ürünlerle hazırlanan geleneksel İtalyan yemeklerinden oluşuyor. Menüsünde odun fırınında pişirilen pizzalar, trüf mantarlı ve permasan tekerinde eritilen makarnalar, burrata, mozzarella ve ricotta gibi peynirler, tiramisu ve panna cotta gibi tatlılar ile 180 çeşit İtalyan şarabı bulunmakta. Burdaki şeflerin misyonların biri de kaliteli İtalyan yemeklerini uygun fiyatlarla sunmak. Pizzalar 9-15 €, makarnalar 12-15 €, bruschettalar 7,50 € civarında. Kahve 1 € gibi uygun fiyatla menüde yer alıyor.
Fiyat: €-€€
13- Assanabel
Paris'te farklı mutfakları keşfetmek isteyenler için Assanabel, gerçek bir hazine niteliğinde. 1988'den bu yana hizmet veren bu restoran, Lübnan mutfağının en seçkin lezzetlerini, şık ve samimi bir atmosferde sunuyor. Assanabel'in menüsü, Lübnan mutfağının zengin çeşitliliğini yansıtmakta. Soğuk ve sıcak mezelerden, ızgara etlere, deniz ürünlerinden tatlılara kadar geniş bir yelpazede, taze ve kaliteli malzemelerle hazırlanmakta. Humus, tabbouleh, moutabbal, labneh, falafel, gibi lezzetleri burada bulabilir ve Lübnan ve Fransız şaraplarıyla yemeklerinizi tamamlayabilirsiniz.
Fiyat: €-€€
14- Racines
Şefin büyükannesinin tariflerinden ilham alarak hazırladığı menüsüyle, geleneksel İtalyan lezzetlerini modern bir dokunuşla sunan şirin bir bistro. 2019 yılında bir Michelin yıldızı kazanmış. Racines'in menüsü, günlük olarak değişen ve mevsimsel malzemelerle hazırlanan sınırlı sayıda yemekten oluşmakta. Lezzetler arasında ricotta dolgulu ravioli, polpette al sugo (domates sosunda köfte) ve vitello tonnato (ton balıklı dana eti) bulunuyor. Tatlı olarak ise ev yapımı tiramisu ve panna cotta gibi klasikler sunuluyor. Açık mutfağı sayesinde, yemeklerin hazırlanışını izlemek ayrı bir keyif.
Fiyat: €€
Kafe/Pastane & Fırın - Fransız Kahvaltıları & Tatlıları
1- Kafkaf
Fas'tan ilham alan dekorasyonu ve zengin menüsüyle dikkat çeken bu şirin mekan, Marrakeş'in renkli atmosferini Paris'e taşıyor. Menüsünde, zengin baharatlar ve taze malzemelerle hazırlanan brunch seçenekleri yer alıyor. Humuslu avokado tost, Eggs Benedict, halloumi peynirli pita sandviç, mascarpone ve antep fıstığı kremalı pancake'ler ve frambuazlı Fransız tostlar gibi seçkin lezzetler var. Porsiyonların büyüklüğü de gayet doyurucu. Güne doyurucu ve gayet tatminkar bir başlangıç istiyorsanız burası önerim.
Fiyat: €-€€
2- Chez Nicos
Hem yerel halkın hem de turistlerin favorisi haline gelmiş bir krep ve panini mekanı. Geniş menüsü, uygun fiyatları ve samimi atmosferi ve gece 2'lere kadar açık olmasıyla popüler bir yer. Tatlı ve tuzlu kreplerin yanı sıra İtalyan sandviçi paniniler de burada favori.
Mekanın oturma kapasitesi sınırlı olduğunu için tam al-git tarzı bir lezzet durağı. Hem doyurucu hem de uygun fiyatlı hızlıca karın doyurmak istiyorsanız daha iyi seçenekler çok azdır.
Fiyat: €
3- Du Pain et des Idées
1875 yılında inşa edilmiş tarihi bir fırın, geleneksel Fransız fırıncılığını modern dokunuşlarla birleştirerek harika hamur işi lezzetler ortaya çıkarıyor. Buranın sahibi geleneksel fırıncılık tekniklerini benimseyerek, katkı maddesi içermeyen, organik ve yerel malzemelerle ürünler üretme misyonunu benimsemiş. Bu yaklaşımıyla, 2008 yılında Gault & Millau tarafından "Paris'in En İyi Fırıncısı" seçilmiş. Fırın tarihi dokusunu koruyarak müşterilerine nostaljik bir atmosfer sunuyor.
Paris'teki diğer fırınlara kıyasla biraz daha yüksek fiyatlara sahip, bir croissant yaklaşık 3-4 € civarında fakat kullanılan malzemelerin kalitesi ve ürünlerin lezzeti göz önüne alındığında, bu fiyatlar makul diyebiliriz. Çeşit çeşit tatlı çörekler ve tuzlu hamur işlerinden, taze ve çeşit çeşit ekmekler içinden seçim yapmakta zorlanacaksınız.
Fiyat: €
4- B.Better
Burayı aslında bir sadece kafe olarak nitelendiremeyiz, menüsü ve atmosferi ile bir restorandan eksiği yok. %100 bitki bazlı menüsü ile hem yerli hem turist veganların favorisi. İstiridye mantarlı tacolar, barbekü brokolisi, ızgara mantar hamburgerleri, yeşil fasulye humusu gibi benzersiz ve özgün lezzetleri ile burayı sadece veganlar için değil herkes için tercih edilmesi gereken bir yer haline getiriyor. Buradaki başlıca sıkıntı bu kafenin çalışma saatleri, çoğu gün 18:00-21:30 arası sadece 3 buçuk saat açık, haftanın 2 günü de kapalı. Rotanıza denk getirebilirseniz pişman olmayacaksınız diyebilirim.
Fiyat: €-€€
5- Angelina
Ünlü ve zengin insanların favorisi olmasıyla bilinen tarihi bir kafe olan Angelina, kuruluşundan bu yana (1903 yılı) Paris aristokrasisinin ve entelektüel çevrelerinin buluşma noktası olmuş. İç mekanı, tavan freskleri, aynalar ve zarif detaylarla süslenen salon, ziyaretçilerine zamanın ötesinde bir atmosfer sunuyor adeta o dönemlere götürüyor.
Tuileries Bahçesi'nin hemen yan sokağında bulunan Angelina'nın menüsü, Fransız pastacılığının en seçkin örneklerini simgeliyor. İçeride sayısız çeşitte tatlı, hamur işleri, sıcak çikolatalar, macoronlar, ekler,tartlar kısacası her türlü tatlıyı bulmak mümkün. Angelina'nın imza lezzeti, kıtır beze, hafif krem şanti ve kestane püresiyle hazırlanan Mont-Blanc.
Çift katlı ve yoğun, popüler bir mekan olmasından ötürü fiyatlar fırlamış durumda, belirtmekte fayda var.
Fiyat: €€-€€€
6- Stohrer
Burası Paris'in en eski pastanesi olarak, 1730 yılından bu yana hizmet veriyor. Mekanın tarihi ise ilginç, kurucusu Nicolas Stohrer, Polonya Kralı Stanislas Leszczynski'nin saray pastacısıymış ve kızı Marie Leszczynska'nın Fransa Kralı 15. Louis ile evlenmesiyle Versailles Sarayına gelmiş. Beş yıl sonra, Paris'te kendi pastanesini açarak Fransız pastacılığına damgasını vurmuş.
İçeri adım attığınızda, tavan freskleri, büyük aynalar ve altın varaklı süslemelerle karşılaşıyorsunuz. Belle Époque döneminin zarafetini buram buram hissedebilirsiniz. Öyle ki mekanın içerisinin mimarisi bir tarihi anıt olarak tescillenmiş.
Stohrer'in en ünlü tatlısı, rumla ıslatılmış yumuşak bir kek olan Baba au Rhum. Mekanın popülerliğinden ötürü fiyatlar ortalamanın üstünde. Ama deneyim paha biçilemez.
Fiyat: €€-€€€
7- Les Copains du Faubourg
21 Michelin yıldızlı ünlü şef Alain Ducasse'nin tavsiyesiyle biraz da olsa popülerlik kazanmış bu pastane hala saklı bir hazine gibi. Özellikle ekşi mayalı ekmekleri, taze kruvasanları ve yaratıcı tatlılarıyla samimi ve kaliteli bir mahalle fırını. Özellikle kruvusanlar kat kat ve tereyağlı dokusuyla ünlü. Fiyatlar ise uygun, yolunuz düşerse kesinlikle uğrayın.
Fiyat: €
8- A. Lacroix Patissier
2017'de açılan A. Lacroix, kısa sürede hem yerli halkın hem de turistlerin favorisi haline gelmiş. Notre-Dame Katedrali'nin hemen karşısında biri Parisli biri Amerikalı iki şef tarafından işletiliyor. Böylece Seattle kahve evi kültürünü klasik Fransız pastacılığıyla harmanlamakta.
A. Lacroix'nın menüsü, klasik Fransız pastalarının yanı sıra, şefin yaratıcı dokunuşlarıyla zenginleşmiş. Kruvasanlar, meyveli tartlar, vanilyalı frambuazlı tatlılar ve "Notre Dame" elması gibi eşsiz menüsünde bulunuyor ayrıca açık mutfakta şefin el yapımı pastaları hazırlamasını izleyebilirsiniz. Tatlı fiyatları 7.50 €'dan başlıyor. Tatlı molası için rotanızda ise es geçmeyin.
Fiyat: €€
9- Hanami Teatime
Japon kültüründen ilham alan bir çay salonu/kafe. Özellikle Japon usulü "fluffy pancakes" (yumuşak pankek) ile tanınan bu mekan, estetik dekorasyonu ve lezzetli menüsüyle dikkat çekiyor. Mekanda, sarkan mor salkımlar, kiraz çiçeği desenli duvarlar ve geleneksel Japon mimarisini yansıtan dekorlar gibi detaylar burayı çok tatlış bir atmosfere çevirmiş. Oturma yerleri kısıtlı o yüzden yer bulmak kolay olmayabiliyor ama farklı bir tat arıyorsanız rotanızı çevirmenizi öneririm. Pankekler 8-9 euro civarı.
Fiyat: €
10- Berthillon
1954 yılında Raymond Berthillon tarafından kurulan ikonik bir dondurmacı. Kuruluşundan bu yana taze ve yüksek kaliteli malzemelerle hazırlanan el yapımı dondurmalarıyla ün kazanmış. Bugün ise hala Berthillon ailesinin üçüncü kuşak üyeleri tarafından işletilmeye devam etmekte.
Burası 50'den fazla dondurma ve sorbe çeşidi sunmakta. Favori lezzetler arasında bitter çikolata, tuzlu karamel, yabani çilek, armut-mango, incir, portakal-havuç safran sorbesi ve çam fıstığı pralin gibi özel tatlar bulunmakta. Tek top 3.50 eurodan başlıyor, çok uygun bir fiyat değil ama yine de kapısında kuyruk olabiliyor, vakitiniz var ise uğramanızı, bu tadı deneyimlemenizi öneririm.
Fiyat: €€
11- Shinya Pain
Montmartre bölgesinde bulunan sadece dört gün ve günde üç saat hizmet veren tam bir butik fırın. Doğal ekşi mayalı ekmekleriyle tanınan bu küçük dükkan, Japon şefin Japon fırın tekniklerini modern Fransız mutfağıyla birleşmesiyle dikkat çekiyor. Tohumlu, çavdarlı, karabuğdaylı, karamalize ekşi buğdaylı gibi daha önce tatmadığınız bir çok konseptte ekmekleri burada bulmak mümkün. Ekmekler günlük olarak değişiyor ve hangi ürünlerin çıkacağı fırının Instagram hesabında (@shinyapain_montmartre) paylaşılıyor. Fiyatlar ekmek için biraz fazla ama bunların sıradışı ekmekler olduğunu bilmek gerek. Talep fazla olduğunu için yoğunluk olabiliyor. Eğer bir ekmek canavarı iseniz Montmarte bölgesindeyken uğramanızı öneririm.
Fiyat: €
12- Bagel Way
Zafer Takı'na sadece birkaç adım uzaklıkta, taze ve yaratıcı bagelleriyle Paris'in en sevilen mekanlarından biri haline gelmiş bir dükkan. Ev yapımı soslar, taze sebzeler ve özenle seçilmiş malzemelerle hazırlanan bageller insana 'böyle bir şey yok' dedirtiyor. Buraya gidenlerden olumsuz yorum duymak çok zor, dışı çıtır içi yumuşacık bageller üstündeki malzemeyle inanılmaz bir uyuma giriyor.
Fiyatlar 9-15 € arasında, yemeğinizi bitirdikten sonra duvara bir yazı yazarak hatıra da bırakabilirsiniz.
Fiyat: €€
Barlar - Kulüpler & Eğlencenin Kalbi
1- Panic Room
Giriş katı bar, bodrum katı bir mini kulüp olan popüler bir mekan. Kokteylleri çok çeşitli ve yaratıcı kombinasyonlar barındırıyor.
2- Little Red Door
Little Red Door, sadece bir kokteyl barı değil, aynı zamanda bir deneyim sunuyor. Açıldığı günden bu yana Paris'in kokteyl sahnesinde öncü bir rol üstlenmiş ve "World’s 50 Best Bars" listesinde neredeyse her yıl yer alarak uluslararası alanda da tanınmış bir yer burası.
Mekanın menüsü, mevsimsel ve yerel ürünlerle hazırlanan "farm-to-glass" konseptiyle dikkat çekiyor. Her sezon farklı bir tema etrafında şekillenen menü, hem görsel hem de içerik açısından da ilgi çekici. Girişteki küçük kırmızı kapı, Prohibition döneminin (ABD'deki 1920'li yıllardaki içki yasağı dönemi) speakeasy (gizli) barlarına bir gönderme yapıyor ancak gerçek giriş kapısı hemen sol tarafta. Eğer kokteyl seviyorsanız burası sizin için biçilmiş kaftan.
3- La Machine du Moulin Rouge
Efsanevi Moulin Rouge kabare binasının hemen yanında yer alan La Machine du Moulin Rouge, şehrin en dinamik gece hayatı merkezlerinden biri. Tarihi zenginliği, çok katmanlı mimarisi ve çeşitli etkinlikleriyle hem yerel halkın hem de turistlerin ilgisini çeken bu mekan, müzik ve kültür tutkunları için vazgeçilmez bir durak haline gelmiş diyebiliriz.
La Machine du Moulin Rouge, dört farklı alandan oluşmakta:
Le Central: Kocaman ana salon, büyük konserler ve DJ performansları için kullanıyor.
La Chaufferie: Eski kazan dairesinden dönüştürülen bu alan nispeten daha dar kapasitesiyle daha samimi etkinliklere ev sahipliği yapmakta.
Bar à Bulles: Rahat bir atmosfer sunan bu bar, terasıyla birlikte gelenlere dinlenme ve sosyalleşme imkanı sağlıyor
Le Toit: Gizli bir çatı katı olan bu alan, özel etkinlikler için kullanılır
4- Le Perchoir
Şehrin ilk rooftop barlarından biri olan Le Perchoir, kaliteli hizmeti ve özgün konseptiyle birçok yerli ve yabancı ziyaretçinin favori mekanları arasında yer almakta. Eski bir sanayi binasının yedinci katında konumlanan bu mekan, panoramik şehir manzarası ve bohem atmosferiyle dikkat çekiyor.
5- Cafe de Paris V
Notre-Dame Katedrali'ne sadece birkaç adım mesafede yer alan Café de Paris V, canlı piyano müziği, samimi atmosferi ve kaliteli içecekleriyle öne çıkan bir piyano barı. Taş duvarları, kırmızı koltukları ve vintage avizeleriyle klasik bir Paris barı atmosferi sunuyor. Daha önce bir piyano barı deneyimlemediyseniz sizin için uygun bir adres. Paris'te canlı piyano müziği eşliğinde keyifli bir akşam geçirmek isteyenler için ideal.
6- Palais Maillot
Barok tarzı avizelerle süslenmiş iç mekanı, siyah duvarlar ve canlı renkli oturma alanlarıyla tam bir Fransız ekolunden fırlamış gibi bir gece kulübü. Bruno Mars'tan Rihanna'ya, birçok ünlü ismin sahne aldığı bu mekan müzikseverler için bir cazibe merkezi.
7- Bar Hemingway
Efsanevi Ritz Paris otelinin içinde yer alan, zarafeti ve tarihiyle öne çıkan bir kokteyl barı. Sadece 25 kişilik kapasitesiyle, bu bar adeta zamanda donmuş bir tablo gibi. Tarihinin 1920'lere dayandığı ve ünlü Amerikalı yazar Ernest Hemingway'in burada çok kez bulunduğu söyleniyor. Kokteylleri de tarihi gibi efsane. Tercih ediyorsanız uğramanızı öneririm.
Paris Gezilecek Yerler ve Yeme İçme Haritası, Telefonunuza Kaydedin!
Haritaya ulaşmak için buraya tıklayınız.
Paris, sadece muhteşem tarihi dokusuyla değil, aynı zamanda enfes lezzetleriyle de büyüleyen bir şehir. Kahvaltıdan akşam yemeğine, sokak atıştırmalıklarından şık restoranlara kadar her damağa hitap eden bir şeyler mutlaka bulacaksın. Umarım bu rehber, Paris’te nerede ne yenir sorusuna cevap olur ve damağında unutulmaz tatlar bırakır. Şimdiden afiyet olsun ve Paris’in lezzet dolu sokaklarında harika keşifler yapmanı dilerim!
Comentarios