Kuala Lumpur Gezi Rehberi: Gezilecek Yerler, Tavsiyeler ve İşaretli Harita
- Sabuha Öztürk
- 3 gün önce
- 13 dakikada okunur
Bayraklar şehri Kuala Lumpur... Aslında burayı ziyaret etmeden önce böyle bir giriş yapacağımı düşünmezdim. Ya şeriatlar ülkesi ya da gökdelenler ülkesi diye başlarım diyordum. Ama Kuala Lumpur ''bayraklar şehri'' unvanını kesinlikle hak eden bir şehir. Neden mi? Gözünüzü çevirdiğiniz her yerde mutlaka Malezya bayrağını görüyorsunuz. Evlerin balkonu, dükkanların girişi, metrolarda, arabaların ya dışında ya da dikiz ayna süsleri, gökdelenlerde, parklar, bahçeler yani kısacası her yerde Malezya bayrağını görüyorsunuz.
Şimdi Kuala Lumpur hakkında birkaç önemli bilgi vermek istiyorum size. Kuala Lumpur, Malezya’nın başkenti ve en popüler şehri. Kuala Lumpur’un ismi aslında “çamurlu kavşak” anlamına geliyor. Çünkü şehir, Klang ve Gombak nehirlerinin birleştiği yerde kurulmuş. 1850’lerde kalay madenciliği için gelen Çinli göçmenler bölgenin gelişmesinde büyük rol oynamış. Zamanla ticaret arttıkça şehir büyümüş ve bugün bildiğimiz modern başkente dönüşmüş.
Malezya'nın bağımsızlığını kazanması ise 1957 yılına dayanıyor. O döneme kadar İngiliz işgali altındaydı. 1957 sonrası Kuala Lumpur hem ekonomik hem de kültürel anlamda ülkenin kalbi haline geldi. Şimdi şehre gittiğinizde bir yandan sömürge döneminden kalma binaları görebilir, diğer yandan göğe uzanan gökdelenler arasında dolaşabilirsiniz. Yani Kuala Lumpur aslında geçmişle bugünü bir arada sunan bir şehir. Malezya aslında kültürlerin buluşma noktası: Malay, Çin ve Hint kültürlerinin harmanlandığı çok renkli bir yaşam tarzı var. Bu çeşitlilik mutfaktan festivallere kadar her yerde kendini hissettiriyor.
Ülkenin resmi dini İslam, ama aynı zamanda farklı inançların özgürce yaşandığı bir hoşgörü ortamı var. Tropikal iklime sahip olduğu için yıl boyu sıcak ve nemli; dolayısıyla bavula şort, tişört ve terlik koymanızı öneririz.
Kuala Lumpur aslında gezginler için bir ara istasyon durumunda. Çünkü ülke Güneydoğu Asya'nın kalbinde. Dolayısıyla buradan birçok Asya ülkesine uygun fiyatlarda biletler bulmak mümkün. Hal böyle olunca gezginler birkaç gününü Kuala Lumpur'da geçirdikten sonra 1.000₺'ye bile birçok Asya ülkesine biletler bulup rotasına devam ediyor. Aslında bizim de Kuala Lumpur'a geliş amaçlarımızdan biri de buydu. Hem Kuala Lumpur bir süredir merak ettiğimiz ülkeler arasındaydı hem de buradan esas gitmek istediğimiz yere yani Da Nang'a uygun fiyatlı bilet bulabildik. Gelin şimdi beraber Kuala Lumpur Gezilecek Yerler Listesini keşfedelim!
Kuala Lumpur Gezilecek Yerler Listesi (20 Önemli Konum)
Petronas İkiz Kuleleri
Batu Mağaraları
Merdeka Meydanı
Kuala Lumpur Kulesi (Menara KL)
KLCC Park
Bukit Bintang
Petaling Street (Çin Mahallesi)
Thean Hou Tapınağı
Little India
Masjid Negara (Ulusal Cami)
Masjid Jamek
Perdana Botanik Bahçeleri (Lake Gardens)
Kuala Lumpur Kuş Parkı
Aquaria KLCC
Islamic Arts Museum Malaysia
National Museum (Muzium Negara)
Central Market (Pasar Seni)
Sri Maha Mariamman Tapınağı
Jalan Alor
Bukit Nanas
1. Petronas İkiz Kuleleri
Petronas İkiz Kuleleri, Kuala Lumpur’un ve hatta Malezya’nın dünyaya açılan yüzü. Petronas aslında bir şirket. Tam adıyla Petroliam Nasional Berhad, yani Malezya’nın ulusal petrol ve doğalgaz şirketi. 1974 yılında kuruluyor ve tamamen devlete ait. Şirketin merkezi de Kuala Lumpur’daki bu ünlü ikiz kulelerin içinde bulunuyor. Petronas sadece Malezya’nın değil, dünyanın da en büyük enerji şirketlerinden biri. Petrol ve doğalgaz çıkarma, işleme, rafineri, hatta petrol istasyonları derken enerjiyle ilgili her alanda varlık gösteriyor. Malezya’nın ekonomik gücünde çok büyük bir payı var.
İkiz kulelerin bu şirkete ait olması da sembolik aslında: Malezya’nın ekonomik gelişimini ve modernleşmesini temsil ediyor. Yani kulelere baktığında sadece bir mimari harikayı değil, aynı zamanda ülkenin bağımsızlık sonrası büyüme hikayesini de görüyorsun. Kule 452 metre yüksekliğiyle göğe doğru uzanıyor ve hala dünyanın en yüksek ikiz kuleleri olma unvanını koruyor. 88 katlı bu dev yapılar, hem modern Malezya’yı hem de İslami mimariden esinlenen zarif detayları bir arada gösteriyor.
Kuleleri birbirine bağlayan Skybridge şehrin en keyifli manzaralarından birini sunuyor. 41. ve 42. katlar arasındaki bu köprüde yürürken Kuala Lumpur adeta ayaklarının altında oluyor. Daha yukarı, 86. kattaki gözlem katına çıktığında ise şehrin panoramik manzarası seni büyülüyor. Gündüz yemyeşil doğayı, akşam ise ışıl ışıl şehri seyretmek inanılmaz bir deneyim.
Kulelerin altında yer alan Suria KLCC Alışveriş Merkezi şehrin kalbi gibi. Dünyaca ünlü markalar, restoranlar, akvaryum ve sanat galerisiyle gün boyu zaman geçirmek mümkün. Dışarı çıktığında ise seni KLCC Parkı karşılıyor. Göl kenarında yürüyüş yapıyor, dinleniyor ya da akşamları yapılan ışık ve su gösterilerini izliyorsun.
Online bilet için resmi web sitesi burası. Ziyaret saat ve günleri değişiklik gösterebiliyor. Detaylı bilgi yine web sitelerinde mevcut.
2. Batu Mağaraları
Batu Mağaraları, Kuala Lumpur’un biraz dışında, kalker kayalıkların içine gizlenmiş büyüleyici bir yer. Burası sadece doğal bir güzellik değil, aynı zamanda Malezya’daki en önemli Hindu ibadet merkezlerinden biri. Daha girişte seni 42 metre yüksekliğinde altın sarısı Lord Murugan heykeli karşılıyor. Dünyanın en büyük Hindu tanrı heykellerinden biri olduğu için zaten görür görmez etkileniyorsun.
Mağaralara ulaşmak için rengarenk boyanmış 272 basamaklı merdivenleri çıkmanız gerekiyor. Her basamakta farklı bir enerji hissediliyor; yanından geçen maymunlar, etraftaki budalar ve rengarenk ortam seni adeta başka bir dünyaya taşıyor. Yukarı çıktığında ise devasa bir mağara boşluğunun içine giriyorsun. İçeride tapınaklar, heykeller ve mistik bir atmosfer var. Özellikle Thaipusam Festivali zamanında burası binlerce Hindu’nun akınına uğruyor; renkli ve etkileyici bir deneyim oluyor.
Batu Mağaraları sadece dini bir merkez değil, aynı zamanda doğayla iç içe bir keşif noktası. Ana mağaraların dışında daha küçük mağaralar, kaya tırmanışı alanları ve keşif rotaları da bulunuyor. Yani buraya geldiğinde hem ruhani hem de macera dolu bir deneyim yaşayabiliyorsun.
3. Merdeka Meydanı
Merdeka Meydanı, yani “Bağımsızlık Meydanı”, Kuala Lumpur’un en tarihi noktalardan biri. Burası Malezya için çok özel çünkü 31 Ağustos 1957’de İngiliz bayrağı burada indirilip Malezya bayrağı ilk kez göndere çekiliyor. O yüzden Malezyalılar için özgürlüğün ve bağımsızlığın sembolü. Meydana geldiğinde ilk gözüne çarpan şeylerden biri, dünyanın en yükseklerinden biri olan 100 metrelik bayrak direği. Kocaman Malezya bayrağı dalgalanıyor ve gerçekten etkileyici bir görüntü oluşturuyor.
Meydanın etrafında ise sömürge döneminden kalma binalar var: özellikle kırmızı tuğlalı, saat kulesiyle dikkat çeken Sultan Abdul Samad Binası tam bir fotoğraf klasiği. 1897’de tamamlanmış bu bina, İngiliz sömürge döneminden kalma en ikonik yapılardan biri ve eskiden hükümet ofisi olarak kullanılıyormuş.
Bugün Merdeka Meydanı, kutlamaların, törenlerin ve etkinliklerin merkezi. Ulusal günlerde rengarenk geçit törenleri oluyor, yılın diğer zamanlarında ise burası sakin bir gezinti noktası. Çimlerin üzerinde dinlenmek, etraftaki mimariyi izlemek ya da sadece tarihin izlerini hissetmek çok keyifli.
Buraya kadar gelmişken etrafta görebileceğiniz diğer önemli noktalar ise şunlar; St. Mary’s Cathedral, Royal Selangor Club ve Old Kuala Lumpur Railway Station. Vaktiniz ya da merakınız varsa buralara da göz atabilirsiniz.
4. Kuala Lumpur Kulesi (Menara KL)
Petronas Kuleleri kadar olmasa da Menara KL de şehrin en yüksek noktalarından. 421 metre ile Kuala Lumpur’un panoramik manzarasını görmek için en iyi yerlerden biri. 1996 yılında tamamlanan bu kule, hem iletişim kulesi hem de turistik bir yer olarak hizmet veriyor.
Kuleye çıkınca şehrin gökdelenlerini, Petronas Kuleleri’ni ve çevredeki yeşil alanları kuşbakışı görebiliyorsun. 276 metre yükseklikteki gözlem katı, fotoğraf çekmek ve manzaranın tadını çıkarmak için ideal bir yer. Ayrıca kulede dönen bir restoran da var; yavaş yavaş dönen masandan şehri izlerken yemek yemek oldukça keyifli bir deneyim.
Online bilet için resmi web sitesi burası.
Kuala Lumpur Gezisi Öncesi Bilmen Gereken Her Şey yazımıza göz atmayı unutmayın!
5. KLCC Park
KLCC Park, yani Kuala Lumpur City Center Park Petronas İkiz Kuleleri’nin hemen yanında yer alan yemyeşil bir kaçış noktası. Şehir gökdelenlerle dolu olsa da bu park sana ferah bir nefes alma alanı sunuyor. İçinde göletler, yürüyüş yolları, koşu parkurları ve hatta çocuk oyun alanları var. Yani ister spor yap, ister dinlen, ister sadece manzaranın keyfini çıkar, hepsi mümkün.
Parkın en güzel yanı, Petronas Kuleleri’ne karşı oturup manzarayı izlemek. Akşamları gölette yapılan ışık ve su gösterisi ise ayrı bir keyif katıyor; müzik eşliğinde dans eden sular gerçekten büyüleyici görünüyor. Özellikle fotoğraf çekmek için harika bir atmosfer oluşuyor.
6. Bukit Bintang
Bukit Bintang, Kuala Lumpur’un en canlı ve hareketli bölgelerinden biri. Burası şehrin alışveriş, eğlence ve gece hayatı merkezi diyebilirim. Gündüzleri dev alışveriş merkezlerinde dolaşıp mağazaları keşfediyorsun, akşam olduğunda ise sokaklar bambaşka bir havaya bürünüyor.
En popüler noktalardan biri, sokak yemekleriyle ünlü Jalan Alor. Burada yan yana sıralanmış tezgahlar ve restoranlarda Malezya mutfağının tüm lezzetlerini tadabiliyorsun. Satay şişlerinden deniz ürünlerine, noodle çeşitlerinden tropikal meyvelere kadar her şey var. Akşamları kalabalığın enerjisi gerçekten görülmeye değer. Aşağıda buradan daha detaylı bahsedeceğim.
Bukit Bintang aynı zamanda modern yüzüyle de dikkatinizi çekiyor. Pavilion KL gibi lüks alışveriş merkezleri, şık kafeler, barlar ve gece kulüpleri burayı 24 saat yaşayan bir yer haline getiriyor. Yani ister alışveriş yap, ister sokak lezzetlerini dene, ister gece hayatına karış Bukit Bintang’ta sıkılmak mümkün değil.
7. Petaling Street (Çin Mahallesi)
Daracık sokaklar boyunca uzanan rengarenk tezgahlar, taklit çantalar, saatler, tişörtler ve türlü türlü hediyelik eşyalarla dolu bir mahalle. Unutma burada pazarlık burada işin kuralı; yani fiyatları biraz indirmenin keyfini yaşayabilirsin. :)
Ama Çin Mahallesi sadece alışveriş değil, aynı zamanda yemek cenneti. Sokak boyunca dumanı tüten wok tavalardan çıkan noodle’lar, kızarmış dumplingler, baharatlı çorbalar ve tropikal meyve suları seni sürekli bir şeyler denemeye çağırıyor. Akşamları ışıklar yanınca burası tam bir festival alanına dönüşüyor.
Biraz daha dolaştığında ise tarihi tapınaklar çıkıyor karşına. Özellikle Sri Mahamariamman Tapınağı ve birkaç eski Çin tapınağı buraya ayrı bir ruh katıyor. Yani alışveriş, yemek ve kültür üçlüsünü aynı anda yaşatıyor sana.
8. Thean Hou Tapınağı
Thean Hou Tapınağı, Kuala Lumpur’un en güzel ve en ihtişamlı tapınaklarından biri. Şehre biraz yüksekten bakan bir tepede yer aldığı için hem manzarası harika hem de ortamı huzurlu. Burası 1980’lerin sonlarında yapılmış olsa da, geleneksel Çin mimarisiyle inşa edildiği için yüzlerce yıllık bir havası var.
Tapınak, deniz tanrıçası Thean Hou’ya adanmış. Girişte rengarenk fenerler seni karşılıyor, içeride ise ince ince işlenmiş sütunlar, ejderha kabartmaları ve kırmızı-gold detaylarla süslenmiş salonlar bulunuyor. Özellikle çatısındaki ejderhalar ve süslü çiniler inanılmaz fotoğraf kareleri çıkarıyor.
Sadece dini bir mekan değil; aynı zamanda kültürel etkinliklerin de merkezi. Çin Yeni Yılı’nda veya özel festivallerde burası rengarenk süsleniyor, danslar ve kutlamalarla adeta masal gibi bir atmosfere bürünüyor.
9. Little India
Adını aldığı gibi burası adeta küçük bir Hindistan gibi; sokaklara adım attığında hemen baharat kokuları, rengarenk kumaşlar ve Bollywood müzikleri seni karşılıyor. Yol boyunca sarilere, takılara ve baharatlara göz atabilir, hediyelik eşya dükkanlarında dolaşabilirsin. Tabii asıl keyif yemeklerde! Hindistan mutfağının tüm lezzetlerini burada buluyorsun: muz yaprağı üzerinde servis edilen köriler, masala dosa, baharatlı çay (chai) ve taze pişen samosalar mutlaka denemen gereken lezzetlerden.
Burası aynı zamanda tapınaklarıyla da meşhur. Özellikle Sri Kandaswamy Kovil Tapınağı, rengarenk heykelleriyle bölgenin ruhunu yansıtıyor. Akşamüstü geldiğinde ise sokaklar ışıl ışıl oluyor, atmosfer daha da canlanıyor.
10. Masjid Negara (Ulusal Cami)
Masjid Negara (Ulusal Cami), Kuala Lumpur’un en önemli dini yapılarından biri ve modern İslam mimarisinin harika bir örneği. 1965’te açılan bu cami, klasik kubbe yerine mavi yıldız şeklindeki devasa çatısıyla insanı kendine hayran bıraktırıyor. Çatının şekli aslında hem İslam’ı hem de Malezya’nın bağımsızlık ruhunu simgeliyor.
Malezya Ulusal Camii (Masjid Negara), 8 uçlu yıldız şeklinde tasarlanmış. Bu 18 uç, Malezya’nın 13 eyaletini ve İslam’ın 5 şartını temsil ediyor. Yani mimari detayında hem ülkenin bütünlüğü hem de dini değerler sembolleştirilmiş.
Ayrıca, caminin tasarımı yapılırken ilham kaynaklarından biri de Mekke’deki Mescid-i Haram olmuş. Tabii birebir kopya değil, ama geniş avlular, sütunlu yapılar ve ibadet edenlere ferah bir alan sunma fikri Mescid-i Haram’dan esinlenilerek projeye yansıtılmış. Bunun yanında, modern İslam mimarisi çizgileri de kullanıldığı için klasik camilerden biraz daha farklı bir görünüme sahip.
11. Masjid Jamek (Sultan Abdul Samad Mosque)
Masjid Jamek, Kuala Lumpur’un en eski ve en güzel camilerinden biri. 1909’da açılıyor ve şehrin tam kalbinde, Klang ve Gombak nehirlerinin birleştiği noktada yer alıyor. Bu konumundan dolayı da çok özel bir atmosfere sahip.
Cami, Moorish, Mughal ve İslam mimarisinin karışımıyla tasarlanmış; soğan kubbeleri, minareleri ve beyaz kubbeleriyle gerçekten göz alıcı görünüyor. İçeri girdiğinde ise huzurlu bir ortam seni karşılıyor. Kuala Lumpur’un modern gökdelenleri arasında böyle tarihi bir ibadet yeri görmek insana şehirde farklı bir ruh olduğunu hatırlatıyor. Biz de ilk defa ezan okunan bir ülkede bulunduğumuz için çok daha farklı bir deneyim yaşamış olduk, huzurla dolduk! :)
12. Perdana Botanik Bahçeleri (Lake Gardens)
Perdana Botanik Bahçeleri ya da bilinen adıyla Lake Gardens, Kuala Lumpur’un nefes alma noktası. Şehrin gürültüsünden kaçıp doğanın içine karışmak isteyen herkesin uğradığı bu devasa parkta yemyeşil ağaçlar, göletler, yürüyüş yolları ve rengarenk çiçeklerle dolu alanlar var. Sabah yürüyüşü yapmak, piknik atmak ya da sadece göl kenarında oturup huzur bulmak için harika bir yer.
Bahçelerin içinde ayrıca Orkide ve Hibiscus bahçeleri, hatta Kuş Parkı gibi farklı bölümler de bulunuyor. Yani burası sadece bir park değil, aynı zamanda doğayla iç içe bir keşif alanı.
13. Kuala Lumpur Kuş Parkı
Kuala Lumpur Kuş Parkı, Perdana Botanik Bahçeleri’nin içinde yer alan ve dünyanın en büyük kapalı kuş parklarından biri. 8,000’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapan park, tamamen doğal yaşam alanı gibi tasarlanmış; yani kuşlar kafes yerine açık alanlarda özgürce dolaşıyor.
Burada dolaşırken rengarenk papağanlar, flamingolar, turnalar ve egzotik türleri yakından görebiliyorsun. Kuşlarla fotoğraf çekmek ve hatta bazı bölgelerde onları besleyebiliyorsun. Park, hem çocuklar hem yetişkinler için hem eğitici hem de görsel olarak çok keyifli bir deneyim sunuyor.
Kısacası, Kuala Lumpur Kuş Parkı, doğayla iç içe, huzurlu ama bir o kadar da renkli bir durak. Şehir hayatının karmaşasından kısa bir süreliğine uzaklaşmak isteyenler için birebir.
Online bilet için resmi web sitesi burası.
14. Aquaria KLCC
Aquaria KLCC, Petronas Kuleleri’nin hemen altında bulunan dev bir akvaryum. Burası sadece su altı dünyasını görmek için değil, aynı zamanda deniz yaşamını yakından deneyimlemek için harika bir yer.
Akvaryumda 5,000’den fazla deniz canlısı var: köpekbalıkları, vatozlar, rengarenk tropikal balıklar ve hatta su kaplumbağaları. Cam tünellerden yürürken suyun üzerinde yürüyormuş gibi hissediyorsun; üstünde köpekbalıkları yüzüyor, etrafında ise rengarenk balık sürüleri dolaşıyor. Çocuklar ve yetişkinler için aynı anda hem eğitici hem de eğlenceli bir deneyim sunuyor.
Burası sadece görsel bir şölen değil; interaktif bölümler ve bilgi panoları sayesinde deniz ekosistemini de öğrenebiliyorsun. Yani Aquaria KLCC, Kuala Lumpur’da hem eğlenmek hem de keşfetmek isteyen herkes için mutlaka uğranması gereken bir durak.
Online bilet için resmi web sitesi burası.
15. Islamic Arts Museum Malaysia
Kuala Lumpur gezimde beni en çok etkileyen yerlerden biri kesinlikle Islamic Arts Museum Malaysia oldu. Dışarıdan bakınca bile mimarisiyle dikkat çekiyor ama esas büyü içeride başlıyor. O sessiz ve ışıkla dolu atmosfer, bir anda seni bambaşka bir dünyaya taşıyor.
Müzede İslam sanatının farklı dönemlerinden ve coğrafyalarından yüzlerce eser sergileniyor. Kur’an-ı Kerim el yazmaları, minyatürler, mücevherler, seramikler… her biri ayrı bir hikaye anlatıyor. Özellikle Osmanlı, Pers ve Hint etkilerini yan yana görmek çok ilginçti, sanki farklı kültürler tek bir çizgide buluşmuş gibi.
Benim favorim İslam mimarisi galerisi oldu. Burada dünyanın dört bir yanından camilerin minyatür modelleri var. Sultanahmet Camii’nin küçücük ama inanılmaz detaylı bir maketine bakarken içimden “keşke herkes bunu görebilse” dedim.
Müze gezisini bitirdikten sonra bahçedeki kafeteryaya uğramayı unutma. Yeşillikler arasında, gölet manzaralı o sessiz köşede kahveni yudumlarken gördüklerini sindirmek inanılmaz keyifli.
Ziyaret saati: 10.00 – 18.00
Giriş ücreti: Yetişkinler için 20 RM
16. National Museum (Muzium Negara)
Kuala Lumpur’un tarihini daha yakından tanımak istiyorsan rotana mutlaka National Museum (Muzium Negara)’yı ekle. Benim için burası, Malezya’yı sadece gezmekle kalmayıp anlamaya başladığım yer oldu diyebilirim.
Müze binası zaten başlı başına etkileyici, geleneksel Malay mimarisiyle modern çizgiler bir arada. İçeri girince dört farklı galeriden oluşan geniş bir alan karşılıyor. Her galeri Malezya’nın tarihini bir dönem üzerinden anlatıyor: taş devrinden sömürge dönemine, bağımsızlığa kadar.
Ben özellikle eski haritalar, geleneksel kıyafetler ve kraliyet eşyalarının olduğu bölümü çok sevdim. Her vitrin, ülkenin geçmişine dair küçük bir hikaye fısıldıyor gibi. Eğer tarih meraklısıysan burada saatlerin nasıl geçtiğini fark etmiyorsun.
Gezinin sonunda dış alandaki eski tren, araba ve geleneksel ev maketlerini de görmeyi unutma. Müze çıkışındaki küçük hediyelik dükkan da Malezya’ya özgü el sanatları açısından
Ziyaret saati: 9.00 – 17.00
Giriş ücreti: Yetişkinler için 5 RM
17. Central Market (Pasar Seni)
Kuala Lumpur’un merkezinde yer alan Central Market, şehrin en canlı ve renkli noktalarından biri. Benim için burası, Malezya’nın ruhunu en iyi hissettiren yerlerden biri oldu. Her köşesinden baharat, el işi ve müzik kokuyor sanki :)
Burası eskiden bir balık pazarıymış, ama zamanla sanatın ve el işlerinin merkezi haline gelmiş. Şimdi içinde yerel tasarımcıların ürünleri, geleneksel el sanatları, batik kumaşlar, takılar ve minik hediyelikler satan sayısız dükkan var. Her birinde satıcılarla biraz sohbet edersen, ürünlerin arkasındaki hikayeleri de öğreniyorsun, o zaman alışveriş bambaşka bir anlam kazanıyor.
Üst katta küçük sanat galerileri ve el yapımı ürün atölyeleri var; bazen canlı performanslara bile denk gelebiliyorsun.
Biraz dolaştıktan sonra hemen yanındaki Kasturi Walk’ta bir şeyler atıştırmak harika oluyor. Tropikal meyve suyu ya da yerel bir tatlıyla molayı tamamla; buranın atmosferi gerçekten enerjini yükseltiyor.
Ziyaret saati: 10.00 – 22.00
Giriş: Ücretsiz
18. Sri Maha Mariamman Tapınağı
Kuala Lumpur’da rengarenk bir enerji arıyorsan, rotanı mutlaka Sri Maha Mariamman Tapınağı’na çevir. Chinatown’un hemen yanında yer alan bu Hindu tapınağı, renkleriyle ve detaylarıyla tam bir görsel şölen.
Ben tapınağa yaklaşırken önce dış cephesine hayran kaldım: onlarca tanrı heykeliyle süslenmiş devasa bir giriş kapısı var buna da “gopuram” deniyor buna. Her figür o kadar ince işlenmiş ki, sanki her biri kendi hikayesini anlatıyor. Fotoğraf çekmeye doyamadım diyebilirim.
İçeri girdiğinde ise ortam tamamen değişiyor. Tütsü kokuları, dua sesleri, çiçeklerin rengi… hepsi bir araya gelince insanı garip bir huzur kaplıyor. Burası Kuala Lumpur’daki en eski Hindu tapınağı ve hala aktif olarak ibadete açık. Bu yüzden ziyaret ederken saygılı olmak önemli: ayakkabılar dışarıda çıkarılıyor ve omuz-diz kapatan kıyafetler tercih edilmeli.
Biz şans eseri bir törene denk gelmiştim; müzik, çan sesleri ve insanların yüzündeki huzur, gerçekten unutulmaz bir deneyimdi. Eğer kültürleri yakından tanımayı seviyorsan, Sri Maha Mariamman kesinlikle seni etkileyecek.
Ziyaret saati: 6.00 – 20.30
Giriş: Ücretsiz
19. Jalan Alor
Kuala Lumpur’da akşam olunca şehir bir anda canlanıyor, ve o enerjinin en yoğun hissedildiği yer kesinlikle Jalan Alor. Daha sokağa girmeden yükselen sesler, dumanı tüten ızgaralar ve baharat kokuları seni içeri çekiyor. Gerçekten yemek tutkunları için bir rüya gibi!
Biz buraya akşam saatlerinde gittik ve açıkçası nereden başlayacağımızı bilemedik. Her köşede farklı bir koku, farklı bir kültür… İlk olarak Hindistan sokak lezzetlerinden birkaç şey denedik — baharatlı ve sıcacık, tam bir lezzet patlamasıydı. Ardından ahtapot topları (takoyaki) tezgahı dikkatimizi çekti; dışı çıtır, içi yumuşacık o toplar inanılmazdı! Finali ise tatlıyla yaptık: taze pişmiş, mis gibi kokan waffle’lar. O kadar güzeldi ki, kalabalığın içinde oturup elimizdeki tatlılarla insanların enerjisini izlemek bile keyifti.
Jalan Alor’u özel kılan şey sadece yemek değil, yaşayan atmosferi. Renkli ışıklar, müzik, kalabalık, dillerin birbirine karıştığı o curcuna… Her şey tam dozunda. Kuala Lumpur’u hissetmek istiyorsan, buraya mutlaka uğramalısın.
En ideal zaman: Akşam 19.00’dan sonra
Giriş: Ücretsiz ama mideni hazırlaman gerek :)
20. Bukit Nanas
Kuala Lumpur’da “şehirde doğa olmaz” diyenleri tamamen haksız çıkaran bir yer var: Bukit Nanas. Burası, gökdelenlerin arasında kalmış küçük ama büyüleyici bir yağmur ormanı. Şehrin merkezinde yürüyüş yaparken bir anda kuş sesleri duymak gerçekten çok ilginç bir his!
Biz buraya sabah saatlerinde geldik; hava henüz bunaltıcı olmamışken doğanın içinde yürümek inanılmaz keyifliydi. İçeride farklı rotalar var ama en çok ilgimizi çeken şey canopy walk oldu, ağaçların tepesinde, ahşap köprülerle yürüyorsun. Etrafın yemyeşil, uzakta ise KL Tower’ın silueti gözüküyor. Doğa ve şehir manzarasının o birleşimi gerçekten çok etkileyici.
Bukit Nanas aslında Kuala Lumpur’un en eski orman rezervi ve şehir içinde kalabilmiş son tropik yağmur ormanlarından biri. İçinde sincaplar, kuşlar ve bol bol yeşillik var. Gürültüden kaçıp biraz nefes almak istiyorsan burası tam bir kaçış noktası.
Biz yürüyüşü bitirdikten sonra KL Tower’a çıktık, çünkü giriş noktaları neredeyse yan yana. Yukarıdan baktığında az önce yürüdüğün o ormanı küçücük bir yeşil ada gibi görmek
Ziyaret saati: 7.00 – 18.00
Giriş: Ücretsiz
Kuala Lumpur, kültürlerin iç içe geçtiği, modern mimarinin tropik doğayla kusursuz bir uyum yakaladığı etkileyici bir şehir. Bu listedeki 20 önemli nokta, şehri ilk kez keşfedenler için mükemmel bir rota oluşturuyor. Tarihi tapınaklardan çağdaş müzelere, yeşil parklardan gökyüzüne uzanan kulelere kadar her durak, Kuala Lumpur’un çok yönlü kimliğini yansıtıyor. Şehri adım adım gezdikçe, hem Malay kültürünün sıcaklığını hem de Asya’nın kozmopolit enerjisini hissedeceksin. Eğer zamanın varsa çevredeki Putrajaya veya Genting Highlands gibi destinasyonlara da kısa bir kaçamak yapmanı öneririm çünkü Kuala Lumpur keşiflerin sadece başlangıcı! :)